Kız erkeğin evlenme teklifine evet dediği andan itibaren gelini almak ve götürme merasimi başlar. Bu merasim iki şekilde oluyor. Birisi resmi şekilde kızı babasından istemek, vaseyi evvelce vererek her zamanki merasim ile gelini gündüz eve götürmektir. Bu usul daha ziyade uygun ve kibarlık telâkki edilir.
Kız babasından istenecek ise delikanlının amca, dayı gibi en yakın akrabasından biriyle bir Thamate (ihtiyar) biri elçi olarak gönderilir.
Fakat kız başka köyde ise babasının evinden başka bir eve misafir olmak ve kızı istemek hürmet icabıdır. Delikanlının babası asla bizzat kendisi istemez. Annenin kız beğenmeye gitmesi ise adet değildir. Ebeveyn için görmeden gelin sahibi olmak Çerkes1ere mahsustur. Fakat yüzünü görmediği bir kızı hayat arkadaşı olmak üzere bir gencin odasına sokmak gibi bir adet Çerkeslerde yoktur.
Gönderilen heyet müracaat edince baba kızla teklifsiz olan kadınlar vasıtasıyla fikrini sordurur ve aile efradının reylerine başvurur. Kızlar her vakit nezaketen işi babasının reyine bırakırlar. Ancak arkadaşlarından fikir ve arzusu öğrenilir. Kızın arzu ettiği delikanlı sınıf ve mevki itibarıyla kendisine uygun olduğu takdirde baba genellikle reddetmez. Bu suretle babanın muvafakatı alınınca ağırlık miktarının tayini için zaman kararlaştırılır.
Artık o günden itibaren kız babasından utanıp görünmemeğe başlar.
Bu Blogda Ara
22 Mart 2007 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder